Reklam

10 Ağustos 2015 Pazartesi

NEDEN AĞLARIZ ?



    

’’Erkekler ağlamaz sil gözyaşını’’ demiş Nilüfer oysa gözyaşları geldiğinde cinsiyet, yaş, ortam dinlemeksizin süzülüyor gözlerden… Meğer ağlamakta insana iyi gelirmiş en azından gözün içerisindeki mikroplardan arınmasını sağlar göz kuruluğunu önler ve gözü bakterilerden korurmuş. Göz yaşarlı süzülürken yanaklarımızdan kaçımız bu faydaları düşünürüz ki. O an hepimiz vücudumuza veya ruhumuza yüklenen acılara daha fazla dayanamayarak tepkimeye gireriz. Bazen acı bir haber, bazen düşük bir not, bazen bir yakınımızın kaybı bazen de istemsizce ağlarız.

    
     Ama ne yazık ki erkekler bu duygu dışa vurumun da kızlar kadar rahat değil. Toplum olarak hala erkeklerin ağlamasını garipsiyoruz, ağlamayı ihtiyaç, zorunluluk gibi değil de acizlik olarak görüyoruz. Oysa acılara sadece insan olanların vicdan ve merhameti sayesinde tepki verebileceğini unutuyoruz. Erkekleri buzdan kayalar içerisine örüp duygularına dışa vurmalarını engelleyerek insanlıklarını ellerinden alıyoruz.   Aslında insan güçsüz olduğu için değil uzun zamandır güçlü olduğu için ağlar. Karşımıza çıkan her felakette dik durmaya çalışmak hem zihnimiz hem ruhumuzu hem de bedenimizi yoruyor. Ve bunca yorgunluğun bunca birikmişliğin ardından hiç beklemediğimiz anımızda gözyaşları dayanıyor kapımıza. Akıp giden sadece gözlerde biriken yaşlar değil bedenimizde biriken acılar, günahlar, hırslar, kayıplar oluyor.  Ve ağlarken sadece stres hormonlarımız düzene girmiyor insan olduğumuzu tekrar hatırlıyoruz, kalbimiz tekrar varlığını hissettiriyor, vicdanımız tekrar diriliyor. 

     Bazen tutarız gözyaşlarımız akıp gitmesine izin vermeyiz sanki boğaza düğümlenir o yaşlar da konuşamayız, yutkunamayız. İnanın o daha çok çaba gerektiriyor akıp gelen yaşlara engel olmayalım insani bir ihtiyaç olan ağlamayı acizlikten saymayalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder